Güneş doğmadan epeyce önce kalkar, önce davarı (koyun ve keçileri) sağar davarları köyün davarına(sürüsüne) katılması için dışarı bırakır, erkeklerden biri davarı götürür, o anda erkekler müsait değilse ehramını başına alır kendisi götürür Koyunlardan sağdığı sütü eve bırakır, bu defada inekleri sağmaya gider inekleri sağdıktan sonra sütü müsait bir yere bırakır.
Nahır malını açar( nahır malı: inek, medek, mozuk, tosun, at ve eşekten oluşur) erkeklerden malları nahıra katacak kimse yoksa yine kendisi götürür. Eve gelir sağdığı sütler soğumadan süt makinesin da çeker. Sütü çektikten sonra üz( üz :sütün yağlı kısmı) ve makine ütünü(sütün yağsız kısmı) yerlerine döker. Bu üz ve makine sütünden daha sonra tereyağı, çökelik, civilpeynir, meme peyniri yapılır. Mallar ve davarlar gittikten sonra, dam ve komu temizleyecek erkek varsa temizler yoksa ev hanımı damı ve komu süpürür.
Mayısı fışkıyı döker mayısı biraz saman veya kül karıştırılıp yoğurur ve yapma yapar.Hamur teknesini ve eleği alarak ambarın önüne giderkapağı açar, unu eleğin içine döker, tekneye eler. Tuzunu atar bir gün önceden ayrılmış ekşimiş hamurunu tekneye atar ve ılık su ile hamuru yoğurur ve ekşimesi için üzerini iyice örter.
Kül çekme sırasında antığı( antık:bir gün önce tandırın dibine gömülen tam kurumamış tezek) ayırır. Söndürmemeye dikkat eder. Bu işlerden sonra tandırın külünü gelberi ile çekerek ölçeye doldurur ve çöplüğe döker. Kül döktüğü ölçi ile basmadan( basma: tezek ve saşmanın bulunduğu yer) bir ölçi tezek getirir, bir ölçide saşma. Eğer harman bitmişse saşma yerine kes getirir.(Kes:Malların yiyemiye kadar iri saman.)
Sıra tandırın yakılmasına geldi. Tandırın en dibine antık, üzerine kuru sam konulur. Saşma tutuşmaya başladığında iki tane bütün tezekle başlık yapılır.Başlık iki tezeğin ev çatısı gibi bırakılması. Başlığın kenarlarına tezek parçaları koyarak yanması sağlanır. Hetirceği tandırın üzerine koyar. O gün ne yemek pişirecekse malzemeyi hazırlar, güveci tandırın üzerine koyar. Ayrıca önceden toplanmış süt, peynir veya çökelik yapılmak için kazanla tandırın üzerine konulur. Hanımın yayıkta yayması gerekir. Yayığı yerinden alır ( hınısıda olabilir) iplerine asar, biriktirdiği üzü yayığa boşaltır yayığın tam ve kolay çıkması için iyice soğuk su gerekir.
Eskiden köyde buzdolabı olmadığından, bir kapla akşamdan dışarıya su konulur ki soğusun sabahleyin yayığa konula. Yayığı yaymaya başlar, yayığı yayarken arada bir tandırla ilgilenir. Tandıra saşma döker yemeği çökeliğin olup olmadığını kontrol eder. Çökelik olmuşsa torbaya döker. Ağzını iyice bükerek şüjüğün torbadan boşaltılmasını sağlar, sonrada torbayı dışarıdan düz bir taşın üzerine koyar ( bu genellikle tuz taşı olabilir) üstüne de taş koyarki suyu süzülsün. Çökelik çoksa torbaya, küçükse süzeğe koyup bir yerden asar ki suyu süzülsün (süzek: süt süzmeye yarayan ince beyaz bezden üçgen şeklinde dikilmiş torba) Çökelik yapma sırasında ortaya çıkan süjüğü bazı bayanlar dökmez, akşam nahırdan gelen ineklere verirdi.Bu sırada yayıkta olmusa boşaltılır yağı toplanır top haline getirilir. Biriktirme kabına konulur. Eskiden topraktan yapılmış kersenlerden toplanırdı.
Geri kalan ayrandan, ayran aşı kalan kısmından da çökelik yapılırdı. Artık öğlen saati yaklaştığı için yemeği yapıp hazırlar. Kuşluk ile öğlen arasında davar sağılmak için köye gelir ev hanımı bedirayı veya küleği alarak davarları sağmaya gider. Eğer sağılırken huysuzluk eden koyun veya keçi varsa yanında çocuklardan birini de götürür ki sağarken koyunun başını tutsun.
Eskiden kuşluk vaktı davar bere gelirdi.Bunun sebebi davar köyün içine girip tozdan etkilenmesin.Hanım bedira ve külekleri alarak bere giderdi.Köyde çayır biçilmeden önce ber yeri gölünyukarısıdır,çayır biçil dikten sonrada solaktı. Sağılan süt soğumadan makineyle çekilir.
Sıra tandırı geçirmeye gelmiştir. Tandırın üstündekiler indirilir, tandır başı sulanır, süpürülür sonra gap bezi ıslatılarak tandırın iç yüzeyi ve şurtları iyice silinir. Hamur küntlerinin üzerine konulması için bir bez serilir, hamur teknesi ve dastar ( dastar: hamur küntlenmek için kullanılan içinde un bulunan 1m kenar uzunluğuna sahip kare şeklinde deriden ve kalınbezden parça) açılır. Tekneden alınan hamur parçası dastar üzerindeki una batırılarak künt yapılır( künt: 10cm çapında basık küre şeklindeki hamur parçası, her biri bir ekmek olur.) Küntleme işi bittikten sonra üzeri hamurun dinlenmesi için örtülür. Bir müddet sonra ekmek pişirmeye başlanır. Rapata alınır, dastar ve küntlerin üzeri açılır ve küntler birer birer önce dastar üzerinde sonrada rapatayla açılarak tandırın kızmış iç duvarlarına rapata ile vurulur. Piştikten sonra el ile veya egişle tandırdan çıkarılır. Bazı zaman unun iyi olmaması veya hamurun tam olarak ekşimemesi durumundan çıkan hamur tandıra bir türlü tutturulamaz akıptandıra düşer ve yanar. Bu ganıklar egiçle tandırdan çıkarılırak ineklere verilir. Ekmek pişirmeden sonra toplanır tekneye koyulup üzeri örtülür.
Bu arada bir sonraki günün yoğurd sütü pişirilir, mayalnır ve üzeri sarılarak müsait bir yere bırakılır. Ayrıca raçberlere fetir pişirilir. Fetirin hamuru sütle yapılır ve pişirilir. İkinci gün sabahında işe gidenler fetirlerini alırlar ve iş yerlerine kadar yerler.Evin hanımı yaptığı bu işlerin arasında küçük çocuğu varsaona bakar.
Tavuklara yem ve su verir.Damda körpe dana varsa ot ve su verir. Ekmek piştikten sonra, içerideki davarları, davarların toplamdığı yere götürür. Yolda rastladığı bayanlarla dedi kodu yapar. ( bir gün iki bayan malları nahıra katarlar, orada konuşmaya başlarlar. Bir bakarlar ki nahır gelir. Biri diğerine derki daha ne oldu anıkom iki laf etmeden nahır geldi.)
Ev hanımı öğleden sonra saşmaları karıştırır. Kuruyanları toplar. Tezekleri ve yapma tezekleri ters çevirir ki kurusun. Her zaman olmasa da çamaşır yıkadığı gün tandırda su ısı ısıtır çamaşır yıkar. Eğer eve su lazımsa bediralarla ve küleklerle su getirir. Süt makinesini kazanın, taslarını ve topunu yıkar. Çünkü akşamasüt çekmesi gerekir.Artık akşam olmak üzeredir. Önce nahır, bir müddet sonrada davar gelir. Mallar yerine bağlanır koyun ve keçiler sayılarak içeri alınır veya ağıla konur. Ağıl: üstü açık çalı veya duvarla çevrilmiş yer.Yazın içeriler sıcak olduğu için mal davar ağıla konur. Bu arada kuzular ve öküz malı da dağdan gelmiştir. Onlarda içeri alınır yerlerine bağlanır.Önce inekler sağılır, danalar emzirilir. İneklerin bazıları danalarını görmeden sağılmazlar. Sütler uygun bir yere bırakıldıktan sonra davarı sağmaya gider. Davarı sağar kuzuları ve korutları emzirir.
Bu arada reçberde tarla veya çayırdan gelmiştir. Evin hanımı onlara yemek hazırlar onlar yemek yerken evin hanımı da sütleri çeker bu arada çayı demlemeyi de unutmaz. Sütü çektikten sonra, hep birlikte oturup çay içerler. Erkekler yatmaya giderken evin hanımı da bulaşıkları yıkar. Çeşmeden bediralarla bir dönüm su getirir.Bir gün sonra yayacağı yayığın su-yu soğusundiye dışarı koyar. Reşberin tarlayaçayıra götüreceği ekmek çökelik ve yoğurdu hazırlar.
Az daha unutuyordum eğer reşbere öğlen yemeği götürülecekse onu da götürür gelir.